NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

tun ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: tun
Bulunan Sonuç: 20

tun

i., f. (-ned, -ning) büyük fıçı; takriben 950 litrelik sıvı ölçüsü; biracılann mayalama teknesi; f. fıçılamak, büyük fıçıya doldurmak.

tuna

i. tonbalığı, orkinos, istavrit azmanı, zool. Thunnus.

tunable

s. akort edilebilir, ayarlana bilir, düzeltilebilir.

tundra

i. tundura.

tune

i., f. beste, hava, nağme; ahenk, düzen; akort; hal, mizaç; f. akort etmek, ahenk vermek; ahenkle çalmak; düzen vermek; ahenkli olmak, sesi uymak. tune down sesi bastırmak. tune in belirli bir istasyonu açmak. tune out istasyonu düzeltmek. tune up salgıları akort etmek; ayarlamak. change one's tune ağız değiştirmek. in tune akortlu. out of tune akortsuz; ahenksiz, düzensiz. to the tune of bestesiyle; meblağına kadar.

tune-up

i. ayarlama.

tuneful

s. ahenkli, hoş sesli, nağmeli. tunefully z. ahenkle. tunefulness i. hoş seslilik.

tuneless

s. ahenksiz, nağmesiz, makamsız; sessiz, müziksiz.

tuner

i. akortçu; amplifikatör ve hoparlörü olmayan radyo; ayarlayıcı alet.

tung oil

tung yağı, boyalarda kullanılan bir çeşit yağ.

tungsten

i. tungsten, volfram. tungsten lamp teli tungstenden olan ampul. tungstic s. tungstenli.

tungus,tunguz

i. Doğu Sibirya'da yaşayan Moğol ırkından biri, Tunguz.

tunic

i. eski Yunan ve Romalıların kollu veya kolsuz ve dizlere kadar inen gömlek veya entarisi; tünik; ask. günlük asker ceketi; zool. gömlek, kılıf, zar; anat. tabaka, kılıf. tunicate(d) s. zarlı, tabakalı.

tunicle

i. ince entari; bazı papazlann iç entarisi; biyol. zar.

tuning

i. akort. tuning fork diyapazon. tuning hammer, tuning key piyano akort aleti. tuning peg, tuning pin akort anahtarı.

tunis

i. Tunus şehri.

tunisia

i. Tunus ülkesi.

tunnage

bak. tonnage.

tunnel

i., f. (-ed, -ing veya -led, -ling) tünel, yeraltı yolu; yeraltı maden ocağının yatay yolu; f. tünel açmak; yeraltında yol veya geçit açmak. tunnel diode elek. transistör gibi amplifikatör. tunnel disease bak. bends.

tunny

i. orkinos, tonbalığı, zool. Thunnus. pickled tunny lakerda. short-finned tunny palamut, torik, altıparmak, zool. Pelamys sarda.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL