NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

tar ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: tar
Bulunan Sonuç: 50

tar

i., f. (-red,- ring) katran; f. katranlamak, katran sürmek. tar and feather ceza olarak üzerine katran sürüp tüy yapıştırmak. tarwater i. katranlı su. tarred with the same brush aynı fikir veya huy- ları olan, aynı maldan, al birini vur ötekine.

tar

i., k.dili. gemici.

taradiddle

i., k.dili. yalan .

tarantella

i. Napoliye mahsus oynak bir dans; bu dansın havası.

tarantism

i., tıb. dans ve müzik manisi husule getiren sinir hastalığı.

tarantula

i. rüteyla, bir çeşit büyük örümcek, zool. Lycosa tarentula.

taraxacum

i., ecza. hindiba kökü .

tarboard

i. hamuruna katran karıştırılan bir çeşit sağlam mukavva.

tarboosh

i., Ar. fes.

tarbrush

i. katran fırçası.

tardigrade

s., i. yavaş yürüyen; i. suda veya yosunda bulunan mikroskobik hayvan, tardigrad.

tardo

s., z., it., müz. yavaş.

tardy

s. yavaş hareket eden; geç kalan veya gelen, geciken. tardily z. gecikerek. tardiness i. gecikme.

tare

i., f. dara; f. darasını düşmek .

tare

i. delice, bot. Lolium temulentum; burçak cinsinden bir ot, bot. Vicia sativa.

target

i. hedef; nişangâh; tenkide hedef olan kimse; demiryolu makası üzerinde hattın açık veya kapalı olduğunu gösteren işaret; yuvarlak kalkan. on target hedefe yöneltilmiş. target date hedef edinilen tarih.

targum

i. eskiden Musevilerin kullandığı Arami diline tercüme olunan Tevrat kısımlarından biri.

tariff

i., f. ithalât veya ihracat üzerine hükümetin koyduğu vergi; tarife; f. gümrük tarifesi yapmak; vergi koymak. preferential tariff dost memleketlere uygulanan indirimli gümrük tarifesi.

tarlatan

i. ince ve şeffaf muslin, tarlatan.

tarmac

i., (İng.) asfalt yol; hav. asfalt iniş meydanı.

tarn

i. dağda bulunan ufak göl.

tarnation

i., (ünlem), (A.B.D.), leh. lânet.

tarnish

f., i. kirletmek, lekelemek; lekelenmek; donuklaştırmak, karartmak; kararmak, donuklaşmak; i. leke, kir; kararma, donuklaşma .

taro

i. kolakas, gölevez (bir tür ağaç şeklinde bitki), bot. Colocasia escu lenta; kulkas kökü. (Türkiye'de Mersin ve Kıbrıs'ta yetiştirilen bir kök sebzedir.)

tarot

i. eski zaman iskambil kâğıdı.

tarp

i., k.dili. katranlı muşamba tente.

tarpaper

i. katranlı kâğıt.

tarpaulin

i. katranlı veya boyalı muşamba; katranlı muşambadan yapılmış şapka veya ceket; gemici.

tarpon

i. Meksika körfezinde bulunan iri bir av balığı.

tarradiddle

bak. taradiddle.

tarragon

i. tarhun, bot. Artemisia dracunculus.

tarry

f. i. oyalamak; geç kalmak, gecikmek; kalmak, durmak; i. bekleme, durma.

tarry

s. katran kaplı, katrana benzer, katranlı.

tarsal

s. ayak bileğine ait.

tarsier

i. cadı maki, zool. Tarsius spectrum.

tarsus

i.(çoğ.. si) ayak bileği.

tart

s. ekşi, mayhoş; ters, keskin, acı. tart'ly z. terslikle; ekşice .tart'ness i. ekşilik; keskinlik.

tart

i. turta; (argo) fahişe, sokak kadını.

tartan

i., s. kareli ve yünlü İskoç kumaşı; s. bu kumaştan yapılan.

tartan

i. Latin yelkeni olan tek direkli ve Akdeniz'e mahsus bir gemi.

tartar

i. Tatar; düzenbaz kimse, çetin ceviz.

tartar

i .şarap tortusu; kefeki pesek.

tartaricacid

asit tartarik, tar tar asidi.

tartarous

s. şarap tortusuna ait; şarap tortusu cinsinden; kefeki kabilinden.

tartarus

i., Yu. mit. ölüler diyarı ''Hadesten aşağıda bulunan derin uçurum.

tartary , tatary

i. Tataristan.

tartish

s. ekşice; tersçe.

tartrate

i., kim tartar asidinin tuzu.

tartuffe

i. Moliere in bir piyesinde ikiyüzlü papaz; dindarlık taslayan kimse.

tarzan

i. tarzan.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL