NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
f., i. fışkırtmak, kuvvetle dışarıya atmak; heyecanla okumak: fışkırmak, feveran etmek; k.dili. nutuk atar gibi konuşmak; İng., (argo) rehine koymak; i. içinden sıvı akan ağız veya uç, musluk, meme, emzik; fışkırma; kasırganın denizden kaldırdığı su sütunu; İng., (argo) rehinci dükkanı. up the spout (argo) harap olmuş, mahvolmuş.
i. fışkıran petrol kuyusu; su fışkırtan balina; balina avlama gemisi; lugat paralayıcı kimse.
Alışveriş Sepetiniz