NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
s., i. katı; sağlam; som; pek, sıkı, yoğun; kesiksiz; bütün, tam; gerçek; birleşik; üç boyutlu; güvenilir, devamlı, kesintisiz, fasılasız; i. katı madde; üç boyutluluk. solid comfort ciddi ve sürekli rahat. solid food katı yiyecek. solid geometry uzay geometri. solid measure katı cisimlere mahsus ölçü birimi, oylum ölçüleri. a solid hour tam bir saat. a solid man sağlam adam. be solid for ittifakla bir kimsenin tarafını tutmak. solidity i. katılık; metanet, kuvvet, sağlamlık. solidly z. oy birliğiyle, ittifakla; sağlam. solidness i. katılık; sağlamlık.
s. transistorlu; radyo tüpü olmayan. solid-state physics katı maddelerle uğraşan fizik dalı.
i. dayanışma, tesanüt, birlik.
i. katılaştırma; mücessem şekil verme.
f. katılaştırmak, katılaşmak; tahkim etmek, kuvvetlendirmek.
i. (çoğ. -di) Lat. Bizans İmparatorluğunda altın sikke; taksim işareti.
Alışveriş Sepetiniz