NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
s., i. gizli, saklı, hafi, mektum; esrarlı; mahrem; i. sır, gizli şey; anlaşılmaz şey, muamma. secret police gizli polis teşkilatı. secret service hafiye teşkilâtı. secret society gizli cemiyet. an open secret herkesçe bilinen sır. in on the secret sırra vâkıf. keep a secret sır saklamak. secretly z. gizlice, el altından secretness i. gizlilik.
s. sekreterliğe ait.
i. müdüriyet, müdüriyet personeli.
i. sekreter, özel kâtibe, kâtip, yazman; bakan; bir çeşit yazıhane (kıs. sec., secy., sec'y). secretary bird Güney Afrika'ya mahsus yılan avlayan bir kuş. Secretary of State A.B.D.'nde Dış işleri Bakanı. secretary treasurer i. hem sekreter hem veznedar olan şahıs. honorary secretary fahri vekil veya kâtip. private secretary özel sekreter.
f. gizlemek, saklamak; biyol. salgılamak, ifraz etmek.
i., tıb. onikiparmak bağırsağında bulunan bir hormon, sekretin.
i., biyol. salgılama, salgı, ifrazat; gizleme, sır saklama, ketumiyet.
s. sır saklayan, sıkı ağızlı, ketum; tıb. salgılayan. secretively z. gizliliğe meylederek. secretiveness i. gizlilik, gizliliğe meyletme.
s., tıb. vücutta sıvı madde hasıl eden, ifrazi.
Alışveriş Sepetiniz