NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., f. dikiş yeri, dikiş; tıb. dikiş; derz; iki tahtanın yan yana birleştiği çizgi, bağlantı yeri; den. armuz; jeol. ince maden damarı; yara izi, kırışık; f. dikmek, birbirine dikmek; üzerine yara izi veya çizgi yapmak; ters ilmekle örgü örmek; çatlamak.
i. denizci, gemici; deniz eri.
i. gemicilik.
i. gemicilere yol göstermeye yarayan işaret.
i. kadın terzi.
s. dikişli; çirkin görünüşlü, biçimsiz. the seamy side of life hayatın güçlüklerle dolu tarafı.
Alışveriş Sepetiniz