NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., f. vida; uskur, gemi pervanesi; vidanın dönmesi; dönüş, çevriliş; basınç, tazyik; İng., (argo) maaş; İng. işe yaramayan at; başkasından para sızdıran adam; (argo) hapishane gardiyanı; İng., (argo) küçük tütün paketi; f. vidayı çevirmek; burmak, vida haline koymak; vidalamak; vida ile tutturmak; vida gibi sıkıştırmak; aldatmak, dolandımak, sızdırmak (para); (argo) cinsel ilişkide bulunmak, ile yatmak; vida gibi dönmek; burulmak, dönmek; buruşturmak. screw bolt vidalı cıvata. screw down vida ile sıkıştırmak, vidalamak; çok düşük fiyat vermek. screw gear helezoni dişli. screw hook vidalı kancal screw jaek makinalı kriko screw nut cıvata somunu. screw on vidalamak screw plate vida paftası, malapafta. screw up sıkıştırıp düzeltmek;(argo) bozmak. screw up courage cesaretini toplamak. have a screw loose (argo), (slang) bir tahtası eksik olmak, deli olmak. put the serews on (argo) (bir kimseyi) sıkıştırmak.
i., s., (A.B.D.), (argo) serseri kimse, acayip kimse; havada kavis yapan top; s. saçma.
i. tornavida; portakal suyu ve votka kokteyli.
s. vida ile sıkıştırılmış; yivli; eğri büğrü; İng., (argo) sarhoş.
s., (argo) kafadan çatlak, deli; tuhaf, acayip; karışık; şüphe uyandıran.
Alışveriş Sepetiniz