NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

peri ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: peri
Bulunan Sonuç: 41

peri

i. peri .

peri-

(önek) etrafında, ötesinde, ilerisinde.

perianth

i., bot. çiçek örtüsü.

pericardial , diac

s. perikardiyal, kalp dış zarına ait.

pericarditis

i., tıb. kalp dış zarının iltihaplanması, perikard iltihabı.

pericardium

i., anat. kalp dış zarı, perikard, yürek perdesi, dış yürek zarı.

pericarp

i., bot. meyva örtüsü, perikard.

perichondrium

i., anat. kıkırdak zarı.

pericope

i. kutsal yazıların küçük bir pasajı.

pericranium

i., anat. kafatasının dış zarı.

peridot

i. perido.

perigee

i., astr. ay yörüngesinin yer yüzüne en yakın olan noktası, hadid noktası.

perihelion

i., astr. bir gezegen veya kuyruklu yıldız yörüngesinin güneşe en yakın olan noktası, hadid noktası

peril

i., f. (-ed, -ing. veya -led, -ling) tehlike, tehlikeye maruz kalış; f. tehlikeye atmak at. one's peril mesuliyeti altında.

perilous

s. tehlikeli, korkulu perilously z. tehlikeli bir şekilde, korkulacak surette. perilousness i. tehlike, korku.

perimeter

i., geom. iki boyutlu bir cismin çevresi veya çevre uzunluğu; tıb. görüş sahasını ölçme aleti. perimetric(al) s. iki boyutlu bir cismin çevresine veya çevre uzunluğuna ait.

perineum

i. (çoğ. -nea) tenasül uzuvları ile makat arasındaki kısım, apışarası, perine.

perineuritis

i., tıb. perinevr iltihabı.

perineurium

i., anat. sinir dokusunu çevreleyen zar, perinevr.

period

i. devir, tam bir devir, bir devrin müddeti; devre; belirli bir sürenin sonu; bir gezegenin güneş etrafındaki devir süresi; jeol. devir, çağ; kon. san. tam cümle: nokta; fizyol. âdet, aybaşı, hayız.

periodic

s. bir devre ait veya mahsus; belirli aralıklarla vuku bulan; peryodik; kon. san. tam bir cümle ile ifade edilen. periodic table kim. periyotlar tablosu. periodicity i. belirli aralıklarla vuku bulma.

periodical

i., s. dergi, mecmua; s. belli zamanlarda çıkan. periodically z. belirli fasılalarla, muayyen zamanlarda.

periodontics

i. diş kemik ve etlerinin hastalıklarını inceleyen diş bilimi dalı.

periosteum

i. (çoğ -tea) anat. kemik diş zarı, periyost, simhak.

periostitis

i., tıb. kemik dış zarı iltihabı.

peripatetic

s., i. gezginci, bir yerden bir yere yaya dolaşan; b.h. Aristo felsefesine ait; i. Aristo felsefesi taraftarı kimse; gezginci adam.

peripheral

s., i. dış yüzeye veya kenara ait; anat. periferik, çevresel; i. kompütörde bilginin verildiği veya alındığı kısım.

periphery

i. dış sınır çizgisi veya düzeyi; bir cismin dış yüzü; geom. bir şeklin çevresi.

periphrasis

i. (çoğ -rases) kon. san. dolambaçlı ve uzun sözlerle ifade, dolaylı anlatım. periphrastic s. dolambaçlı olarak ifade edilmiş.

periscope

i. periskop.

perish

f. ölmek; mahvolmak, yok olmak, telef olmak, zail olmak.

perishable

s., i. mahvolabilir; kolay bozulur, dayanıksız; ölümlü, fani; i., çoğ. çabuk veya kolay bozulabilen gıda maddeleri.

perisperm

i., bot. dış besidoku, perisperm.

peristalsis

i. (çoğ. -ses) fizyol. mide ve bağırsakların sindirim esnasında yaptığı sığamsal devinim peristalsis.

peristaltic

s., fizyol. solucan halkalarının hareketine benzeyen ve içindeki maddeleri aşağı doğru iten mide ve bağırsak hareketlerine ait, sığamsal, peristaltik.

peristyle

i., mim. bina veya iç avluyu çevreleyen sıra sutunlar; sutunlarla çevrelenmiş yer.

peritoneum

i. (çoğ. -nea) anat. karınzarı, periton. peritoneal s. peritona ait.

peritonitis

i., tıb. karınzarı iltihabı, peritonit.

periwig

i. peruka, takma saç.

periwinkle

i. Cezayir menekşesi, bot. Vinca rosea.

periwinkle

i. bir cins ufak deniz salyangozu, zool. Littorina.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL