NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., Fr. börek, talaş kebabı gibi içinde tavuk veya et bulunan börek. pate de foiegras kaz ciğeri ezmesi, pate.
i., (alay) baş, kafa; beyin, akıl.
i., anat. diz kapağı; eski Roma'da ufak sahan veya herhangi bir yayvan kap.
i. aşikarlık; tıb. açıklık, büyümüşlük.
s. herkes tarafından anlaşılabilir, herkese açık, aşikar; tıb. açık.
i., f. patent, imtiyaz, ihtira beratı; imtiyazlı ihtira; arazi için verilen imtiyaz; imtiyazlı arazi; f. patent almak; imtiyazla temin etmek, imtiyazım vermek veya almak. patent rights patent hakkı.
s. patenti olan, patent hakkından yararlanan; imtiyazlı. patent leather rugan (deri). patent medicine mustahzar, hazır ilaç; kocakarı ilâcı. patently z. açıkça, aşikar olarak.
i., ing., k.dili peder, baba.
i. evin erkeği, aile reisi.
s. babaya ait, babaya mahsus, babaya yakışır; baba tarafından olan; babadan kalma. paternally z. babaca, baba gibi, pederane.
i. (bir memleket, iş yeri, toplumu) pederane bir şekilde idare etme.
i. babalık sıfatı, bir çocuğun babası olma; baba tarafı; kaynak; yazı sahibi.
i., Lat. Hazreti isanın öğrettiği Rabbin duası; tespih; tılsım olarak okunan herhangi bir dua.
Alışveriş Sepetiniz