NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
f. kabuğunu soymak; yavaş yavaş eksilmek. pare off, pare away yontmak.
i. kâfurlu afyon tentürü.
i., bot. parankima yemişlerde ve taze dal ile yapraklarda lifli kısımların arasını dolduran hücresel doku; anat., zool. parankima, özekdoku.
i. anne veya baba; ata, cet; sebep olan şey, kaynak, memba; koruyucu kimse, hami olan kimse; çoğ. ana baba, ebeveyn. parent teachers' association okul aile birliği. parentage i. analık ve baballk hali; soy, nesep nesil. parental s. ana babaya ait. parentally z. ana babaya yakışır şekilde. parenthood i. analık veya babalık hali.
i. (çoğ. -ses) parantez, ayraç; cümle yapısı yönünden konuyla ilişkisi olmayan söz ara cümle parantez cümlesi; parantez işareti, ( ); aradaki olay; fasıla, aralık. put in parentheses parantez içine almak. parenthesize f. parantez içine almak. parenthet'ic(al) s. parantez kabilinden; ara olay gibi. parenthetically z. parantez olarak.
i., tıb. hafif felç, parezi; frenginin sebep olduğu felç ve akıl hastalığı.
Fr. başlıca, belli başlı, fevkalade, mükemmel.
Alışveriş Sepetiniz