NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i. ufak yastık gibi şey; zool. bazı hayvanların yumuşak tabanı; kağıt destesi,bloknot, blok; ıstampa; nilüfer çiçeğinin su yüzünde duran yaprağı; semer yastığı; (argo) mesken. launching pad bak. launching.
i. ayak sesi; haydut, yol kesen kimse.
f. (-ded, -ding) içine pamuk doldurup yastık haline getirmek, takviye etmek; (bir konuşma veya yazıyı) şişirmek padded s. yastıklı, takviye edilmiş; şişirilmiş.
f. (-ded, -ding) yaya yürümek, yaya olarak yolculuk etmek; sessizce yürümek.
i. vatka; doldurmak için kullanılan yumuşak madde; abartma.
i., f. uzun saplı bel; kısa kürek, kayığın kenarına dayamadan kullanılan kürek; tokaç, çırpıcı tokmağı; yandan çarklı vapurda çark kanadı; f. kısa kürekle yürütmek veya yürümek; ağır ağır kürek çekmek; çarkların hareket etmesiyle yürümek; k.dili kıça şaplak atmak. paddle box davlumbaz, yandan çark mahfazası. paddle wheel geminin yan çarkı. paddle one's own canoe kendi işini kendisi görmek.
f. sığ suda gezinmek; suda oynamak; sendeleyerek yürümek (çocuk veya ihtiyar).
i. ahıra yakın etrafı çevrili küçük çayır veya otlak.
i. kabuklu pirinç, çeltik; çeltik tarlası. paddy wagon A.B.D., (argo) emniyet arabası.
i., ing., k.dili şiddetli öfke; A.B.D., k.dili pataklama.
i. padişah.
i., f. asma kilit; f. asma kilitle kilitlemek, asma kilit vurmak.
i. papaz.
i. (çoğ. -ni), patron; gemi sahibi veya kaptanı; otel, han veya pansiyon işleten kimse.
Alışveriş Sepetiniz