NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., f. sis, duman, pus; buğu; donukluk, karartı; f. sis ile kaplamak, sisli olmak; çiselemek.
i. yanlış, hata, yanlışlık, yanılma. Make no mistake ,şüphe etme, yanılma.
f. (-took, -taken) yanlış anlamak; yanlışlıkla benzetmek, başkası zannetmek; yanlış telakki etmek veya görmek; yanılmak. mistaken for benzetilmiş, başka birisiyle karıştınlmış mistakable s. yanlış anlaşılabilir.
s. yanlış, yanlış fikre dayanan, hatalı mistakenly z. yanlışlıkla.
i. (kıs. Mr) Bay, Efendi (erkek soyadından evvel kullanılan ünvan).
f. zamanı yanlış ayarlamak; zamanını yanlış tahmin etmek.
i. ökseotu, bot. Viscum albüm.
bak. mistake.
i. Güney Fransa'ya ait çok soğuk karayel.
f. yanlış tercüme etmek. mistranslation i. yanlış çeviri.
f. kötü kullanmak, incitmek, kötü davranmak.
i. hanım, nüfuz sahibi kadın, aile hanımı, okul müdiresi; metres; eski, b.h. evli kadınlara verilen ünvan (şimdi kıs, Mrs).
i., huk. işlem hatası yüzünden hükümsüz kalan muhakeme.
i., f. güvensizlik,itimatsızlık, şüphe; f. güvenmemek, hakkında şüphe etmek. mistrustful s. güvensiz, şüpheli, kuşkulu.
s. sisli, dumanlı; bulanık. mistiness i. sis.
Alışveriş Sepetiniz