NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., f. kumaş kenarı: f. kenar çekmek; çift pullu sabanla sürmek.
f.,i., den. yan yatmak; i. geminin yan yatması.
i., f. liste, dizin, fihrist; çoğ. yarışma yeri, mücadele alanı, er meydanı: f. listeye geçirmek, deftere yazmak; fiyat koymak. list price katalog fiyatı. black list kara liste. enter the lists mücadeleye girişmekç free list parasız girenlerin listesi (tiyatro): memlekete gümrüksüz olarak girecek eşya listesi.
f. dinlemek, kulak vermek. listen in başkasının konuşmasını dinlemek, kulak misafiri olmak; radyo dinlemek. listening post düşman hattına yakın dinleme noktası.
i. kayıt, kaydetme; liste.
s. kayıtsız, kaygısız, dikkatsiz: neşesiz, halsiz. listlessly z. kayıtsızca. listlessness i. kayıtsızlık; neşesizlik.
Alışveriş Sepetiniz