NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
, İng. humour i., f. güIünçlük, komiklik; nüktedanlık, nüktelilik; mizah, güldürü; keyif; mizaç , huy, tabiat; kapris; tıb. salgı; sivilce; suyuk, hılt, eski fizyolojide kan, safra balgam veya sevda salgısı; f. keyfine tabi olmak, ayak uydurmak, kaprisine boyun eğmek. be in the humor for canı istemek, havasında olmak. good humor iyi huy, hoş mizaç. ill humor ters huy, aksi mizaç. out of humor canı sıkkın; sinirli, öfkeli. sense of humor olayların gülünç yönünü görme kabiliyeti; şakadan anlama.
s. suyuktan ileri gelen.
i., müz. kapris, fantezi ve oynak parça.
i. şakacı kimse, nüktedan kimse; mizahçı, güldürü yazarı.
s. latife kabilinden, mizahi, gülünç, komik. humorously z. şaka tarzında, mizah yollu. humorousness i. şakacılık; gülünçlük.
Alışveriş Sepetiniz