NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

home ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: home
Bulunan Sonuç: 25

home

(i)., (s)., (z). ev, aile ocağı, yuva, mesken; vatan, yurt, memleket; bulunulan yer; melce, sığınak; bazı oyunlarda hedef; (s). eve ait, eve mahsus; (ing). içişlerine ait; yüreğe işleyen, derin; oyunlarda hedefe ait; (z). eve doğru; evde; işin iç yüzüne veya insanın vicdanına dokunarak, tam yerine. home base beysbol ev kalesi; (den). anayurt üssü; merkez. home consumption dahili istihlâk; yurt içinde tüketilen maddeler. home economics ev bilgisi, ev bilgisi öğretimi. home office idare merkezi; (b.h)., (ing). içişleri Bakanlığı. home port demirleme limanı. home room (talebelerin sınıftan sınıfa dolaştıkları okullarda) esas dershane; bu sınıftaki öğrenciler. home rule muhtariyet, özerklik, bir eyaletin bağımsız olarak idare edilmesi. Home Secretary (ing). içişleri Bakanı. home trade (ing). iç ticaret. at home evde, kendi evinde; memleketinde; alışkın; kabul günü. come home to çok etkilemek; farkına varmak. feel at home kendini rahat hissetmek, yadırgamamak. Make yourself at home. Kendi evinizde imiş gibi hareket edin; rahatınıza bakın.

home

(f). bir hedefe doğru gitmek; bir hedefe doğru rota tayin etmek (roket, bomba, mermi); yerleştirmek, iskân etmek.

homebody

i. evde oturmayı tercih eden kimse.

homebound

s. eve doğru giden; vatana dönmekte olan, kendi limanına doğru seyreden (gemi).

homebred

s. yerli, evde yetiştirilmiş, evde büyümüş, ehli; kaba, yontulmamış.

homebrew

i. evde yapılan içki.

homecoming

i. eve veya memlekete dönüş; mezunlar günü.

homefolks

i. yakın akrabalar.

homeland

i. ana vatan, yurt, memleket.

homeless

s. evsiz barksız.

homelike

ev gibi, rahat, cana yakın.

homely

s. eve yakışır; basit, sade, süssüz, gösterişsiz; A.B.D kaba saba, çirkin. homeliness i., İng. basitlik, sadelik, gösterişsizlik.

homemade

s. evde yapılmış, dışarıdan alınmamış.

homemaker

i. ev kadını.

homeopath

homoeopath i., tıb. hastalığı benzeri ile tedavi eden doktor. homeopath'ic s. benzeri ile tedavi olunan hastalığa ait. homeop'athist i. hastalığı benzeri ile tedavi usulüne inanan kimse veya bu usul ile tedavi eden doktor. hcmeop'athy i. bu şekilde tedavi usulü veya kuramı.

homer

i. yuvasına dönen güvercin; beysbol tam kale koşusu.

homer

i. eski Yunan şairi Homer (Omiros).

homericical

s. Homer ve şiirlerine ait. Homeric laughter kah kaha.

homesick

s. vatan veya ev hasreti çeken. homesickness i. sıla hastalığı.

homespun

s., i. evde dokunmuş; saf, temiz kalpli; i. evde dokunmuş kumaş.

homestead

i. ev ve müştemilâtı, malikane; çiftlik ve müştemilâtı.

homestretch

i. yanşta hedefe yakın olan düzlük yer; bir yolun son kısmı.

homeward

s., z. eve doğru olan, eve doğru giden; z. eve doğru, vatana doğru. homeward bound evine veya memleketine dönmekte olan.

homework

i. ödev, evde hazırlanacak ders.

homey

s. ev gibi, rahat.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL