NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
f. ölçmek; tartmak, tahmin etmek, ölçüsünü bulmak.
i. mikyas, öIçü; ebat; miktar; geyç, ölçme aleti; kalibre; demir yolu raylarının arasındaki açıklık; den. geminin bir diğerine veya rüzgâra göre bulundugu yer; den. dolu iken geminin çektiği su. broad gauge geniş hatlı (demiryolu). have the lee gauge of (bir geminin) rüzgâr altında bulunmak. have the weather gauge of (bir geminin) rüzgâr üstünde bulunmak. narrow gauge dar hatlı (demiryolu). rain gauge yağmur geyci, yağmur öIçer. steam gauge buhar geyci. take the gauge of tartmak, hesaplamak. wind gauge rüzgâr geyci.
Alışveriş Sepetiniz