gam ne demek Türkçe anlamı

i balina süruisü; argo bacak

i at slçramasl; at gibi slçrama

i Gambia

i Malaya'da bir bitkiden çıkan ve sakız gibi çiğnenen veya boya iş ipek veya altın sırmadan lerinde kullanılan sarımsı renkte pekiştiricimadde

i satranç oyununda daha iyi bir mevki kazanmak için bir oyuncunun bir veya birkaç taş feda etmesi, gambit; bir konu tartışmasını açış

f, i kumar oynamak; so nucundan emin olunmayan bir teşebbüse gi rişmek; şansa bağlı bir işe girişmek; i, kdili tehlikeli teşebbüs gamble away kumarda kaybetmek gambler i kumarbaz gam bling i kumar oynama gambling den kumarhane

i Hint zamkı, katalomba, gomagota; turuncumsu sarı renk

i, f sıçrama, oyun; f sıç rayıp oynamak

i (at ve benzeri hayva nın) art ayak bileği gambrel roof mim balık sırtı d am, Felemenk çatısı

i oyun, eğlence; spor; oyun partisi, parti; plan, tertip; av, şikâr; av eti game bird av kuşu game fish yakala nınca direnen balık game laws av hu kuku game theory (oyun, savaş, tica rette) matematik hesap ile en isabetli hareket tarzını tespit etme game of chance kumar be off one,s game oynaya cak halde olmamak make game of alay etmek, eğlenmek play the game usule göre oynamak, iyi sporcu olmak The game is up Plan suya düştü

s gözüpek, yiğit, cesur; av hay vanlarına ait gamely z cesurca game ness i yiğitlik, yüreklilik

s, k dili topal, sakat

i av ,cantası

i dövuiş horoZu

i avlak bekçisi

s neşeli, şen; canlı, hareketli

i oyuncu; kumarbaz

i, biyol cinsel hücre, gamet

s cinsel; ancak ilkah ile mey dana gelebilen

i kimsesiz ve başıboş dola şan çocuk

i kumarbazlık, kumar oy nama

i gamma, Yunan alfabesi nin uçuncü harfi gamma globulin gamma globulin gamma rays gamma ışınları

i, saka ya,slı kadın, kocakarı

i f domuz etinin tuzlan mış ve tutsulenmiş but tarafı; f domuz etini tütsulemek

i f tavla; tavlada mars; f mars etmek

i f ünlem ing, k dili saçmalık, boş laf, aldatma; f boş laf etmek, hile yapmak; aldatmak; ünlem Saçmalık I Boş lafl

f, den cıvadrayı baş bo doslamasına tiringa halatı ile bağlamak gam moning i cıvadra tiringası gamo onek cinsiyetle ilgili; bileşik gamous sonek evlilikle ilgili, ureme ile ilgili: monogamous s tek eşli

i, ing, saka büyük şemsiye

i bir şeyin tamamı, takım, seri; müz gam

s av eti kokusunu andıran (bil hassa ağırlaşmış av eti); cesur, yiğit, gözüpek