NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(f)., (i). takip etmek, izlemek; mesleğinde çalışmak; kovalamak, peşini bırakmamak, arkasından yetişmeye çalışmak; uymak, taklit etmek, örnek almak; sonucu olmak, anlaşılmak, çıkmak; (i). takip, izleme. follow after peşinden gitmek, takip etmek. follow one's nose dosdoğru gitmek. follow out (bir işi) sonuna kadar götürmek. follow suit iskambil aynı cinsten oynamak; bir kimseyi kendine örnek almak. follow the hounds köpek kullanarak atla ava gitmekb follow the sea denizci olmak. follow through başladığına devam edip sonuca bağlamak; tenis veya golf oyununda topa vurduktan sonra raket veya sopayı sallamaya devam etmek. followthrough (i). devam, tamamlanma. follow up takip etmek, izlemek, kollamak; tamamlamak. followup (i). takip etme; takip etmede kullanılan herhangi bir şey. as follows böylece; aşağıda gösterildiği şekilde. It follows from this that... Bundan da anlaşıldığı gibi, binaenaleyh.
(i)., (ing)., (k).dili hayran.
(i)., (s). taraftarlar, bağımlı olan kimseler, tabi olanlar; (s). takip eden, izleyen; ertesi, muteakıp, aşağıdaki; ilerdeki, istikbaldeki. the following şunlar.
Alışveriş Sepetiniz