NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(i)., (f). taş veya tahta döşeme, yer, zemin; dip; kat; yasama meclisi salonunun üyelere ayrılmış kısmı; mecliste söz söyleme hakkı; taban ücret, asgari ücret veya fiyat; (f). taş veya tahta döşemek, kaplamak: vurup yere yıkmak; (k).dili şaşırtmak, ağzını kapatmak; (k).dili yenmek. floorcloth (i). döşemelik muşamba; tahta bezi. floor lamp ayaklı abajur. floor plan (mim). kat planı. floor show varyete, atraksiyon, eğlence programı. floorwalker (i)., (A.B.D). büyük mağazalarda işi idare eden ve müşterilere yardımcı olmak üzere dolaşan adam. ground floor zemin kat. in on the ground floor başlangıçta işe giren. have the floor mecliste söz söyleme hakkı olmak, kürsüye çıkmak. take the floor mecliste söz almak. completely floored tamamen saşırmış. floorer (i). döşemeci. flooring (i). döşemelik.
Alışveriş Sepetiniz