NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(f)., (i). çan gibi ses çıkarmak, çalmak; (i). çan sesi.
(i)., (k).dili ufak şey; fırlatılan şey; ismi unutulan şey.
(s)., (i). çan sesi gibi; (i). çan sesi, dan dan; aynen tekrar edilen ses.
(çog geys, ghies) (i). ufak kayık; patalya, dingi; ufak gezinti sandalı.
(i). derecik, etrafı ağaçlıklı ufak dere.
(i). Avustralya'ya mahsus bir çeşit yabani köpek, (zool). Canis dingo.
(i)., (k).dili şey.
(s). (gier, giest) donuk, rengi soluk, kirli, paslı. dingily (z). rengi soluk olarak, paslı olarak. dinginess (i). rengi soluk oluş, donukluk; kir, pas.
Alışveriş Sepetiniz