dim ne demek Türkçe anlamı

(s). (mer, mest) (f). Ioş, donuk, sönük, bulanık, belirsiz, müphem; (f). donuklaştırmak, karartmak, bulandırmak: kararmak, donuklaşmak: out ile ışıkları kısmak, karartmak, maskelemek. dimly (z). donuk bir surette, duman içinde gibi, bulanık olarak. dimness (i). donukluk, loşluk, müphemlik.

(i). Amerika Birleşik Devletlerinin on sent kıymetinde ufak gümüş parası. dime bag (A.B.D)., argo on dolarlık esrar paketi. dime novel heyecanlı ucuz roman. dime store ucuz mal satan büyük mağaza.

(i). ölçüde esas olan uzunluk, genişlik ve derinlik birimlerinin her biri, boyut, buut, çap (çoğ). boyutlar, ebat; oylum, hacim; genişlik; ölçü, ölçüsü alınan şeyler; (mat). bir terimi belirleyen faktör, boyut. of generous dimension iri, şişman, geniş yapılı. dimensional (s). boyutlu.

(s)., (bot)., (zool). iki kısım dan meydana gelen.

(i)., şiir iki vezinli mısra.

(i)., (kim). etan.

(s)., (bot)., (zool). ikiye bölünmüş.

(f). azaltmak, eksiltmek, küçültmek; alçaltmak, zayıflatmak; azalmak, eksilmek, kısalmak, küçülmek; (müz). bir yarım entervali kısaltmak. diminishingly (z). eksilerek, gittikçe azalarak. diminishing returns azalan verim.

(z)., (i)., (müz). diminuendo, ses gittikçe hafifleyerek; (i). sesin gittikçe hafiflemesi.

(i). eksiltme, küçültme; azalma, alçalma; inme; düşme; (huk). noksan, eksiklik: (mim). incelme.

(s)., (i). küçültücü, küçültme belirten: küçük, ufak, mini mini; (i)., (gram)., küçültme ismi veya sıfatı; ufak cins, önemsiz şey.

(i). üzeri kabartma çizgili ince pamuklu bez.

(i)., (elek). ışık kesici reosta.

(s). iki şekilde görülebilen veya gözüken, iki şekilli. dimorphism (i). aynı bitki ve hayvan üzerindeki iki değişik şekil; aynı maddenin iki değişik şekilde kristalleşmesi.

(i). karartma, ışıkların kısmen veya tamamen söndürülmesi veya kamufle edilmesi.

(i)., (f). gamze, yanak veya çenede ufak çukur; ufak çukur; (f)., gamzesini göstermek; böyle çukur hasıl olmak veya hâsıl etmek.

(i)., argo ahmak kimse, alık kimse, budala kimse.