NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(f). bağlamak, raptetmek, bitiştirmek, birleştirmek; aralarında ilgi kurmak; birleşmek, bağlı olmak, bağlanmak; (A.B.D).,'(k).dili topa vurmak;(A.B.D)., (k).dili başarmak. connecting link halka; (iki şey arasındaki) bağlantı, ilgi. connecting rod piston kolu.
(i). bağlantı, irtibat, ilgi, alâka, ilişki, münasebet; çevre, muhit; bağ, rabıta; akrabalık, hısımlık, dostluk; siyasi veya dini çevre; cinsel ilişki; argo uyuşturucu madde tedarik eden kimse. connection by marriage hısımlık, dünürIük. business connections iş veya ticaret münasebetleri. close connections sıkı ilişkiler; yolculukta bir taşıttan inip hemen diğerine yapılan aktarma. cut the connection bağlantıyı kesmek, irtibatı kesmek. family connections akrabalar in this connection bu münasebetle, bu hususta.
(s). rapteden, bağlayan. connective tissue (anat). bağ doku.
Alışveriş Sepetiniz