NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

char ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: char
Bulunan Sonuç: 46

char

(i). bir cins alabalık.

char

(i)., (f)., (ing). hafif gündelik ev işi; (f). yevmiye ile çalışmak.

char

(i)., (f)., (-red, -ring) yanarak kömür haline gelmiş madde, kömür; (f). yakarak kömür haline getirmek; kavurmak; ateşe tutmak; yanarak kömür haline gelmek, kavrulmak.

char-a-banc, charabanc

(i). karşılıklı uzun kanepeleri olan ve kenarları açık gezinti otobüsü.

character

(i). karakter, huy, tabiat, ahlak; vasıf, nitelik; hususiyet, özellik; şöhret, nam; bonservis; statü, durum; tip, şahıs; (k.dili). garip kişiliği olan kimse; tiyatro karakter, canlandırılan kişi; işaret, harf; alfabe. character actor karakter oyuncusu. character reference bonservis. in character karakterine uygun. Latin characters Latin harfleri. out of character karakterine aykırı.

character

(f). oymak.

characteristic

(s)., (i). diğerlerinden aylrıcı nitelikte olan, tipik; kendine has; (i). özellik, hususiyet, vasıf; logaritma karakteristiği. characteristically (z). ayırıcı nitelikte olarak.

characterization

(i). tavsif, tanımlama, tarif, nitelendirme.

characterize

(f). tanımlamak, tavsif etmek. characterizer (i). tanımlayan şey veya kimse.

characterless

(s). karaktersiz, seviyesiz, zayıf ahlaklı.

charades

(i), (tek). sessiz sinema oyunu, pandomimle bir kimsenin diğerlerine bir kelime ve ismi anlatmaya çalıştığı salon oyunu.

charcoal

(i). mangal kömürü; kara kalem; kara kalem resim.

chard

(i). pazı, (bot). Beta vulgaris cicla.

charge

(f). yüklemek, tahmil etmek; doldurmak (tüfek, top, ocak vb); doyurmak; (havayı) gerginleştirmek; elek şarj etmek; emretmek, vazifelendirmek, itham etmek, mesul tutmak; mükellef addetmek; fiyat talep etmek; hücum etmek, hamle yapmak, saldırmak; hesaba kaydetmek, geçirmek; emir verilince yere yatmak (köpek). charge off gözden çıkarmak; elden çıkarmak. charge with yüklemek; itham etmek, suçlamak; borçlandırmak.

charge

(i). yük, hamule; bir atışta kullanılan patlayıcı madde miktarı; görev, vazife; idare, nezaret, bakım; emanet; mesuliyet; itham, yükümleme; masraf, fiyat; ücret; vergi, rüsum, harç; emir, hücum, hamle, saldırı; borç; elek şarj. charge account mağazada açık hesap. charge plate veresiye alışverişte gösterilen kağıt. in charge nezaret altında; amir, buyuran kimse. in charse of ile yükümlü; yönetici vasfında. take charge of mesuliyetini üzerine almak.

charge d'affaires

maslahatguzar, işgüder, sefir vekili.

chargeable

(s). itham edilebilir, suçlanabilir; hesaba geçirilebilir.

charger

(i). arjör, dolduran cihaz; savaşta kullanılan at, süvari atı.

charily

(z). dikkatle, ihtiyatla.

chariot

(i).,(f). eski zamanlarda kullanılan iki tekerlekli savaş veya yarış arabası; dört tekerlekli hafif gezinti arabası; (f). araba ile taşımak; araba ile gitmek; araba sürmek.

charioteer

(i). savaş veya yarış arabası sürücüsü, arabacı.

charisma

(i)., (çoğ -mata) inayet, ihsan; Tanrı vergisi; başkalarını etkileyebilme yeteneğini veren ayrıcalı ruhsal kuvvet. charismat'ic (kerizmat-ik). (s). bu çeşit kuvveti olan; Tanrı vergisi olan.

charitable

(s). hayırsever, yardımsever, cömert; merhametli, şefkatli; hayır işleri ile meşgul olan. charitableness (i). hayırseverlik; merhamet, hoşgörürlük charitably (z). cömertçe; hoşgörürlükle.

charity

(i). hayırseverlik, yardımseverlik; merhamet; sadaka; hayır işi; hayır cemiyeti, yardım derneği charity school (ing). hayat okulu.

charivari

(i). düğünden sonra kap kacak ile yapılan gürültü, teneke çalma.

charlatan

(i). şarlatan kimse, sahtekar kimse. charlatan'ic (s). şarlatan. charlatanism (i). şarlatanlık.

charles's wain

(Ing)., (astr). Büyükay takımyıldızı.

charleston

(i). çarliston dansı.

charley horse

ABD, (k.dili). adale kasılması, kramp.

charlock

(i). yabani hardal.

charlotte russe

bir çeşit kremalı pasta.

charm

(i). cazibe, çekicilik; tılsım, zincirin ucuna takılan sallantı; muska; buyu, tılsımlı bir cümle veya duanın okunması. charmless (s). cazibesiz.

charm

(f). cezbetmek, büyülemek, meftun etmek; sihirli bir güçle korumak; büyüleyici olmak, çekici olmak, teshir etmek. charm away büyüleyici bir tesirle (istenilmeyen bir şeyi) kovalamak. charmed life tehlikeden uzak bir hayat. I am charmed Memnun oldum.

charmeuse

(i)., (Fr). yumuşak bir çeşit saten kumaş, şarmöz.

charmins

(s). cezbedici, çekici, hoş, sevimli, cana yakın. charmingly (z). cana yakın olarak.

charnel house

cesetlerin veya öIü kemiklerinin konulduğu mahzen.

charon

(i)., (Yu)., (mit). ölümden sonra ruhları Styx ırmağından geçiren kayıkçı; kayıkçı, denizci.

charpoy

(i). Hindistan'da kullanılan karyola.

chart

(i)., (f)., (den). portolon, deniz haritası; plan, grafik; çizelge; (f). plan yapmak, plan çıkarmak; harita yapmak. chartless (s). haritasız.

charter

(i). patent, imtiyaz, berat; gemi kira kontratı. charter member bir derneğin ilk üyelerinden biri, kurucu. charter plane özel olarak kiralanmış ucuz tarifeli uçak.

charter

(f). kiralamak, tutmak (uçak vb,); berat, imtiyaz veya patent vermek. charterer (i). kontratla kiralayan kuruluş. chartered accountant (ing). imtiyazlı muhasebeci.

chartism

(i). 19 yüzyılda ingiltere'de siyasi reformcuların kurdukları partinin doktrin ve hareketleri. Chartist (i). bu ahmın taraftarı. chartography (bak). cartography.

chartreuse

(i). Kartuziyen rahipleri tarafından Fransa ve ispanya'da imal edilen kokulu likör; sarımtırak açık yeşil renk. chartulary (bak). cartulary.

charwoman

(i). (çoğ -women)., (ing). hizmetçi kadın.

chary

(s). dikkatli, ihtiyatlı, tedbirli; esirgeyici, cimri. charily (z). cimrice.

charybdis

(i). Sicilya sahiline yakın ve klasik mitolojide kadın canavar olarak şahıslandırılan tehlikeli bir girdap. between Scylla and Charybdis iki ateş arasında.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL