NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., f. A.B.D., (argo) serseri kimse, başıboş adam, otlakçı kimse, anaforcu kimse, başkalarının sırtından geçinen kimse; ing. but, kaba et; f. başkalarının sırtından geçinmek, serseri bir hayat sürmek, slang otlamak, otlakçılıkla geçinmek; ödünç alıp geri vermemek. on the bum (argo) bozuk çalıçmaz durumda; serseri hayatı yaşayan. bum's rush zorla dışarı atılış bum trip (argo) uyuşturucu maddelerin kötü etkisi.
i., A.B.D., (argo) şemsiye.
f. acemice iş yapmak.
i. gövdesi tüylü birkaç çeşit iri arı
i. satıcı kayığı.
bak. bumpkin.
i. dilenci serseri; iyi netice vermeyen şey; (argo) uyuşturucu maddelerin kötü etkisi.
i., f. vuruş, çarpma, darbe; şiş, yumru, tümsek; f. vurmak, toslamak, çarpmak, bindirmek; yerinden olmak. bump off (argo) öldürmek, slang temizlemek.
i., s., oto tampon, çamurluk; ağzına kadar dolu kadeh veya bardak; s. mebzul, alışılandan çok daha bol. bumper crop bereketli mahsul.
i. budala kimse, ahmak kimse; den. seren, bumba, kuntra mataforası.
s. kendini beğenmiş, mağrur, kibirli. bumptiously z. kendini beğenmişçesine.
s. tümsekli, engebeli, yamrı yumru. bumpily z. tümsekli bir şekilde. bumpiness i. tümsekli oluş.
Alışveriş Sepetiniz