NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., f. bağ irtibat, rabıta; ip, zincir; fertleri bir grup halinde bir araya getiren ilişki; yapışıklık; yapıştırıcı madde; mukaveler bono, senet, tahvilat; gümrüğü ödenmemiş malların hükümette muhafaza edilme durumu; kefalet; örgü (duvar); f. kefalete raptetmek; ipotek etmek; duvar örmek. bondage i. kölelik, serflik, esaret. bondholder i. tahvilat hamili bondmaid i. kadın köle, cariye. bondman i. erkek köle; toprağa bağlı köylü. bond paper iyi cins mektupluk kağıt. bondservant i. köle. bondslave i. köle, cariye. bondsman i. kefalet veren kimse. bondwoman i. cariye, halayık. bonded debt rehinli tahvil, tahvilat. bonded goods gümrükte muhafaza altına alınmış eşya. bonded warehouse gümrük antreposu.
Alışveriş Sepetiniz