NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

black ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: black
Bulunan Sonuç: 18

black

i., s., f. siyah renk; siyah boya; siyah elbise; zenci; s. siyah, kara; karanlık, kasvetli; kirli; uğursuz, kızgın, dargın; f. karartmak, siyahlatmak, siyaha boyamak; kararmak, siyahlanmak. a Black zenci. black-and-blue s. çürük, morarmış Black-and-Tan terrier kahverengi benekli siyah teriyer. black and white yazı; basılı şey; siyah beyaz resim. black art büyü. black belt judo'da en yüksek derece; A.B.D. siyahların beyazlardan daha çok olduğu bölge; A.B.D. toprağı siyah olan bölge. black body fiz. siyah cisim, hiç ışın yansıtmayan kuramsal cisim. black book kara listede olanların isimlerinin kayıtlı olduğu defter black box montajda bir tüm olarak takılan elektronik cihaz; içine bakılmadan kullanılacak cihaz. black coffee siyah kahve, alafranga kahve, sade ve sütsüz kahve. Black Death ondürdüncü yüzyılda Avrupa'yı kıran veba hastalığı. black diamond maden kömürü. black eye siyah göz; morarmış göz; kara leke. blackeyed Susan öküzgözüne benzer bir çeşit sarı papatya. black face (tiyatro) zenci rolüne girmiş beyaz adam; matb. siyah baskı. black flag siyah flama korsan flaması. Black Forest Kara Ormanlar (almanyada) black hole hapishane koğuşu, askeri ceza koduu black horehound kara yer pırasası, bot. Ballota nigra. black lead grafit. black letter bir çesit matbaa harfi, gotik harf. black magic büyü. Black Maria k.dili hapishane arabası; cenaze arabası. black mark kara leke. black market kara borsa. black mass şeytana ibadet ayini. black medic kelebek otu, kara yonca, bot. Medicago lupulina Black Muslim A.B.D.'de islâm din ve âdetlerini kabul eden bir zenci mezhebine bağlı kimse. black out i., ask. karartma; tiyatro v.b.'nde ışıkların sönmesi. black out karartma tatbikatı yapmak; geçici olarak şuurunu veya görme duyusunu kaybetmek. black pepper karabiber. black power zencilerin talep ettikleri toplumsal ve kanuni hakları temsil ve temin eden güç. black pudding kıyma, yulaf unu ve kan ile yapılan bir iskoç yemeği. Blaek Sea Karadeniz .black sheep bir ailede diğer fertlere benzemeyen ve hep güçlükler çıkaran kimse. Blaek Shirt Kara Gömlekli; Faşist bir kurulusun üyesi black tea siyah çay. blackthorn i. karaçalı, karadiken. black tie siyah papyon kravat; smokin. black walnut bir nevi siyah ceviz .black widow zehirli bir örümcek, zool. Latrodectus mactans in the black alacak bakıyesi olan. blackish s. siyahımsı. blackly z .karanlık olarak. blackness i. siyah oluş; karanlık olma.

black-hearted

s. kötü kalpli.

blackball

i., f. kırmızı oy, ret oyu; f. karşı oy kullanmak; toplum dışı etmek.

blackberry

i. böğürtlen, bot. Rubus fruticosus; ayı dutu, diken dutu.

blackbird

i. karatavuk, zool Turdus merula

blackboard

i. kara tahta, taştahta.

blackcock

i. siyah erkek keklik.

blackdamp

i., min. boğucu gaz, karbondioksit.

blacken

f. karartmak, karalamak; lekelemek, iftira etmek.

blackguard

i., s., f. alçak kimse; s. alçak, edepsiz, rezil; f. küfretmek, sövüp saymak blackguardism i. alçaklık.

blackhead

i. karabaş ördek, zool. Aythya marila; ciltte bulunan siyah başlı küçük yağ birikintisi

blacking

i. ayakkabı,soba. v.b. boyası

blackjack

i. cop; büyük içki bardağı; bir kâğıt oyunu; bot. bir çeşit küçük meşe; siyah korsan flaması.

blackleg

i., bayt. bir cins sığır vebası; dolandırıcı, kumarbaz kimse; ing. greve uymayan işçi.

blacklist

i., f. kara liste; f. kara listeye almak, boykot etmek.

blackmail

i., t. şantaj; tehditle birinden para koparma; f. şantaj yapmak. blackmailer i. şantajcı.

blacksmith

i. demirci; nalbant.

blacktop

i., f. asfalt, asfalt yol; f. asfalt ile kaplamak. blackwater fever tıb karasu humması.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL