NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
s. büyük, iri, kocaman, cüsseli; gebe; büyümüş; mühim, etkili; yüksek ruhlu, a1i; yuksek (ses). Big Ben ingiliz parlamento binasındaki büyük saat ve çanı. Big Brother diktatör. big business büyük sermayeli ticaret. big game büyük av; ağır ve tehlikeli teşebbüs. big-hearted s. eli açık, mükrim. big shot, big wheel (argo) kodaman, ekabir. big tree Kaliforniya'da bulunan sekoya ağacı, bot. Sequoia Washingtoniana. big with gebe, yüklü. bigness i. büyüklük, kocamanlık.
i. iki kişiyle aynı zamanda evli olan kimse.
s. aynı zamanda iki kişiyle evli olan, bu suçu işlemiş olan; bu suça ait.
i. iki kişiyle evli olma.
i. körfez, koy; den. roda, kroz; halat bedeni.
i. mutaassıp kimse, bağnaz kimse; dar görüşlü kimse. bigoted s. mutaassıp, bağnaz. bigotedly z. bağnazca bigotry i. bağnazlık.
i., k.dili kodaman, mühim kimse.
Alışveriş Sepetiniz