NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

bed ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: bed
Bulunan Sonuç: 37

bed

(i). yatak, karyola; çiçeklik, tarh; yığın; evlenme; nehir yatağı; tabaka, kat (kaya,arazi); mezar. bed linen yatak takımları. bed and board yiyecek ve yatacak yer, iaşe ve ibateş confined to bed yatağa düşmüş. go to bed yatmak. make a bed yatak yapmak. marriage bed. gelin yatağı. put to bed yatırmak. railroad bed demiryolu yatağı. separate from bed and board yatak ve sofradan ayırmak (karı,koca).

bed

(f). yatak temin etmek, yatırmak; misafir etmek; dikmek (çiçek); gömmek; tabakalar halinde dizmek; yatmak. bed down at ve inek gibi hayvanlara samandan yatak yapmak.

bedabble

(f). bulaştırmak.

bedaub

(f).bulaştırmak, sürmek, kirletmek, karalamak; aşırı derecede süslemek.

bedazzle

(f). gözünü kamaştırmak, şaşırtmak.

bedbug

(i). tahtakurusu, zool. Cimex lectularius

bedchamber

(i). yatak odası.

bedclothes

(i).,coğ. yatak örtüsü, battaniye gibi yatak takımları.

bedding

(i). yatak takımı; samandan yapılmış hayvan yatağı, gelembe.

bedeck

(f). süslemek, tezyin etmek; donatmak.

bedeman, bedesman

(bak). beadsman.

bedesman beadsman,

(i). başkalarına dua etmekle hayatını kazanan kimse, duahan.

bedevil

(f). çileden çıkartmak, azap vermek, eziyet etmek; cinnet getirtmek; bozmak, ifsat etmek. bedevilment (i). çileden çıkartma.

bedew

(f). çiğ taneleri ile ıslatmak, nemlendirmek.

bedfellow

(i). yatak arkadaşı, yakın dost.

bedight

(f).(eski) donatmak, süslemek, tezyin etmek.

bedim

(f). karartmak, donuklaştırmak.

bedizen

(f). eski gösterişli ve kaba bir şekilde süslemek, donatmak.

bedlam

(i). büyük karışıklık ve gürültü, şamata; akıl hastanesi, tımarhane; b.h. Londra'da bulunan St Mary of Bethlehem adlı akıl hastanesi. Bedlam broke loose Kızılca kıyamet koptu.

bedlamite

(i). akıl hastası, deli kimse.

bedless

(s). yataksız, karyolasız.

bedlike

(s). yatak gibi.

bedouin

(i)., (s). bedevi, çölde yaşayan göçebe Arap; (s). bedevilere ait, bedevilerle ilgili.

bedpan

(i). yatak lâzımlığı; yatak ısıtacak kap.

bedpost

(i). karyola direği.

bedraggle

(f). kirletmek bulaştırmak, ıslatmak.

bedrench

(f.) sırılsıklam etmek

bedridden

(s). yatalak.

bedrock

(i). yüzeydeki tabakalar altındaki asıl kaya; en alt seviye; temel ilkeler.

bedroll

(i). sırtta taşınabilen tomar şeklinde bağlanmış yatak.

bedroom

(i). yatak odası.

bedside

(i)., (s). yatak başucu, hastaya bakan kimsenin veri; (s). yatak başucunda olan. bedside manner doktorun hastaya karşı tutumu.

bedsore

(i)., tıb. yatak yarası, uzun zaman yatmaktan ileri gelen yatak çıbanı.

bedspread

(i). yatak örtusü.

bedstead

(i). karyola.

bedstraw

(i). eskiden şilte yapmak için kullanılan bir çeşit saman.

bedtime

(i). yatma vakti.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL