NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(i). kiriş, hatıl, putrel; direk, mertek; terazi kolu; araba veya saban oku; şua, Işın (radyo,güneş); den. kemere; geyigin boynuz. kökü be on her beam ends (gemi) alabora olurcasına yana yatmak. on the beam doğru yönde; doğru, tam. off the beam doğru yönde olmayan; yanlış.
(f). yaymak, neşretmek; parlamak; yayılmak, intişar etmek; sevinç göstermek (yüz ifadesiyle). beaming s parlak, 1şıl 1şıl, sevinçle parlayan (yüz). beamish (s). sevinç gösteren beamy s Isık saçan; den. orta kısmı geniş olan.
Alışveriş Sepetiniz