auto ne demek Türkçe anlamı

(i)., ABD otomobil.

önek kendi kendine, kendiliğinden hareket eden.

(i). Almanya'da geniş ve düzgun araba yolu, otoban.

(i). otobiyografi , bir yazarın kendi hal tercümesi. autobiograph'ical (s). kendihayatından bahseden yazarın biyografisine ait. autobiographically (z). kendi hayat hikâyesi ile ilgili olarak.

(i). otobüs.

(s)., (kil). kendi kendini idare eden, müstakil, başına buyruk.

(i). esas yerli, bir yerin kadim insanı (hayvanı, bitkisi).

(s). yerli, kadim.

(i). otoklav, sterilizator.

(i). otokrasi, bir hükumdarın mutlak hâkimiyeti, istibdat.

(i). diktator, müstebit kimse, otokrat.autocratic (s). müstebit. autocratically (z). müstebit bir şekilde.

(i). engizisyon devrinde ateşe atma cezası.

(i)., (tıb). kendi hastalığını teşhis.

(s). kendi kuvvetini üreten.

(i).özünerosçuluk.

(s)., (bot). kendi tozu ile tozaklanan. autogamy (i). kendi tozu ile tozaklanma; (biyol). birbirine benzer hücre veya özlerin birleşmesi.

(i)., (biyol). kendiliğinden vücut bulma, kendi kendine peyda olma. autogenet'ic (s). kendi kendine peyda olan; jeol suyun tesiri ile peyda olan.

(s). kendi kendine hâsıl olan. autogenous welding kendiliginden ve ek maden kullanmadan kaynama (maden parçaları).

(i). otojir.

(i)., (tıb). aynı vücuttan alınıp vücudun başka bir yerine yapıştırılan ekleme parça.

(i)., (f). bir kimsenin kendi el yazısı; muharririn kendi eliyle yazılmış yazı veya müsvedde; bir kimsenin kendi el yazısı ile imzası; (f). kendi el yazısı ile imza atmak.

(i)., (müz). akort çalan bir çeşit kanun.

(i). kendi kendini hipnotize etme.

(i). yaradılıştan bir hastalığa karşı bağışıklığı olma.

(i)., (tıb). vücutta hâsıl olan mikroplarla iltihaplanma.

(i).,(tıb). kendi vücudundan alınan bir madde ile aşılanma.

(i).,(tıb). kendi vücudunda hâsıl olan zehirli maddeden zehirlenme.

(s). kendiliğinden hareket eden.

(i)., ABD içinde otomatik tertibatla yemek verilen lokanta.

(f). otomatikleştirmek, makineleştirmek.

(s)., (i). kendiliğinden hareket eden, otomatik; (i). otomatik tabanca. automatic pilot uçağı idare eden otomatik tertibat. automatically (z). otomatik olarak, otomatikman.

(i). makinelerin veya bir fabrikanın otomatik tertibatla idare edilmesi.

(i). otomatik oluş; isteğe baglı olmadan yapılan hareket; (psik)., (fels). otomatizm, özdevim, munsakiyet.

(i). kendiliğinden hareket eden şey; isteğe bağ1ı olmadan veya mihaniki surette hareket eden kimse.

(i). otomobıl.

(s). başkalarını da kendi gibi farzeden. automorphism (i). başkalarını da kendisi gibi farzetme.

(s). otomobillerle ilgili; kendiliğinden hareket edebilen.

(s). özerk, muhtar, muhtariyetle idare edilen, otonom.

(s). özerk, muhtar; özerklige ait; müstakil, kendi kendini idare eden.

(i). özerklik, muhtariyet, kendi kendini idare etme hakkı.

(s)., (tıb). sebepsiz gibi görünen hastalıga ait.

(i)., (tıb). sebepsiz gibi görünen hastalık.

(i)., (tıb). otoplasti. autoplastic (s). otoplastiye ait.

(s). hava basıncı ile kendiliğinden hareket eden.

(i). otopsi.

(i)., (tıb). kendi kendine telkin.

(i)., (tıb). kendi kendine tedavi; hastanın kendi vücudundan alınan bir madde ile tedavi edilmesi.

( i)., (tıb). kendi vücudunda hâsıl olan mikroplarla iltihaplanma.

(i)., (kim). havada oksitlenme; ikinci bir maddenin de bulunmasıyla oksitlenme.