NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

ana ne demek Türkçe anlamı

Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.


A B C D E F G H I J K L M N O P Q R S T U V W Y Z
Aranan Kelime: ana
Bulunan Sonuç: 44

ana

(z)., (ecza). her cinsten aynı miktarda (reçete).

ana

sonek (-e). ait olan koleksiyon: Americana, Shakespeareana.

anabaptist

(i)., (kil). çocukların vaftizini reddeden bir Hıristiyan mezhebine mensup kimse.

anabasis

(i)., (tar). bir ordunun deniz kıyısından içeriye doğru girişi (özellikle ksenofon'un katıldığı Fars seferi, M.Ö.401); (tıb). ateşin yükselmesi

anabolism

(i)., (biyol). yapıcı metabolizma.

anachronism

(i). tarih hatası, bir şâhıs veya olayı gerçek devrinden başka bir tarihte gösterme.

anacoluthon

(i). (gram). bir cümle içinde anlam uyuşmazlığı.

anaconda

(i)., (zool). Güney Amerika'ya mahsus bir ,çeşit büyük boa yılanı; herhangi bir çeşit boa yılanı.

anacreon

(i). eski bir Yunan lirik sairi, Anakrion. Anacreon'tic (s)., ,şiir Anakrion'un lirik üslubuyla ilgili.

anaemia

bak anemia

anaemia

(i)., (tıb). kansızlık, anemi. anemic (s). kansız, anemik.

anaerobic

(s)., (biyol). oksijensiz yaşayabilen; oksijenin yokluğu ile ilgili veya oksijen yokluğuna ait.

anaesthesia

(bak). anesthesia.

anagoge

(i). bâtıni tefsir.

anagram

(i). harflerin sırası değiştirilerek elde edilen yeni kelime.

anal

(s)., (anat) anusa ait, anal, makatla ilgili.

analectic

(s). seçme, seçilmiş. an'alects(i)., (çoğ). seçme eserler veya parçalar.

analgesia

(i)., (tıb). analjezi, ağrı duymazlığı. analgesic (i)., (s)., (tıb). ağrı kesen ilâç; (s). analjeziye ait, analjezi hâsıl eden.

analog

(i). mukayese edilebilen herhangi bir şey, benzeyen herhangi bir şey. analog computer aralıksız olarak, ortaya konulan problemin değerlerine benzer nicelikler (gerilim, direnç v.b.) veren elektronik hesap makinesi.

analogic

(s). kıyaslanabilen,münasebeti olan.

analogous

(s). benzer, paralel, muvazi; (biyol). kuş ve böcek kanatları gibi aynı vazifeyi gören analogously (z). benzer şekilde.

analogy

(i). benzerlik, benzeşme; karşılaştırma, mukayese, kıyas; benzeyen şey. analogous (s) benzer, paralel, muvazi; (biyol). kuş ve böcek kanatları gibi aynı vazifeyi gören. analogously (z). benzer şekilde.

analphabetic

(s). okuması yazması olmayan, ummi.

analysand

(i)., (tıb). psikanalize tabi tutulan hasta.

analysis

(i). analiz, tahlil, çözümleme. chemical analysis kimyasal tahlil. electrolytic analysis elektrolitik tahlil. qualitative analysis nitel çözümleme. quantitative analysis nicel çözümleme. spectrum analysis spektral analiz.

analyst

(i). tahlilci, tahlil eden tahlil kabiliyeti olan kimse; psikoanalist.

analytic

(s). çözümsel tahlili. analytic geometry çözümsel geometri. analytically (z). tahlil yolu ile.

analyze

(ing). analyse (f). tahlil etmek, analiz etmek: psikanalize tabi tutmak ; çözümlemek, incelemek, tetkik etmek. analyzable (s). tahlil olunabilir, çözümlenebilir.

anamnesis

(i). hatırlama, hatıra getirme: hastanın geçmişi.

anamorphosis

(i). özel bir açıdan bakılınca muntazam görülen şekilsiz resim; bir resmin şekilsiz yapılması; bu şekilde resim yapma metodu.

anapest

(i)., şiir iki kısa ve bir uzun heceden meydana gelen vezin tefilesi, feilun.

anaphrodisiac

(i)., (s). şehvet teskin edici (ilaç).

anarchic

(s), anarşiye ait; kanun tanımayan anarchist (i). anarşist.

anarchy

(i). anarşi; kargaşalık, ihtilâl. anar'chic (s). anarşiye ait; kanun tanımıyan. anarchist (i). anarşist.

anastomose

(f)., (anat). anastomoz vasıtasıyle birleşmek, ağızlaşmak, yekvucut olmak. anastomo'sis (i). ağızlaşma, anastomoz , iki damarın birleşmesi. anastomot'ic (s). damar birleşmesine ait.

anastrophe

(i). kelimelerin olağan tertibinin değiştirilmesi.

anat

(kıs). anatomy.

anathema

(i). aforoz, Lânetleme (özellikle katoliklerde) ; aforoz edilmiş veya lânetlenmiş kimse; yasak edilmiş şey.

anathematize

anathematize (ing). (-tise) (f). afaroz etmek, lanetlemek.

anatolia

(i). Anadolu. Anatolian (i)., (s). Anadolulu.

anatomical

(s). anatomik, anatomi ile ilgili. anatomically (z). anatomik olarak.

anatomist

(i). teşrih,ci, anatomi bilgini.

anatomize

(-ing). -mise (f). teşrih etmek, açımlamak, dikkatle tahlil veya tetkik etmek.

anatomy

(i)., anatomi, hayvan (özellikle insan) yapısı, teşrih; teşrih edilecek şey; iskelet; inceden inceye tetkik.

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL