NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
i., müz. org, erganun; biyol. örgen, uzuv; haber organı; araç, alet, vasıta. organ grinder latarnacı. organ loft kilisede org galerisi. organ stop org düğmesi. mouth organ ağız mızıkası. party organ parti organı.
, organdie i. çok ince ve şeffaf muslin, organze.
s. örgensel, organik; yaşayan, canlı; tıb. organizmayı etkileyen (hastalık); kim. karbon bileşiklerine ait; kalıtımla geçen, doğuştan, yapısal. organic chemistry organik kimya. organic disease organik hastalık. organic law anayasa. organic substance organik madde. organically z. örgenlik bakımından, organik olarak.
i. örgenlik, organizma; oluşum, örgüt.
i. org çalan kimse.
i. örgüt, kurum, teşekkül, dernek; düzen; düzenleme; organizma.
f. düzenlemek, intizama sokmak; örgütlemek, teşkil etmek; teşekkül etmek, teşkilâtlanmak; sıralamak, tasnif etmek; yerleştirmek.
önek örgensel, organik.
i. bitki ve hayvan organlarının yapı ve görevleriyle uğraşan biyoloji dalı.
-num i. bir felsefenin ilke ve kurallarını meydana getiren sistem.
i. bükülmüş ipek, ipek dokumasında atkı teli.
Alışveriş Sepetiniz