NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(i.) alaka, ilgi, merak; merak uyandırma, zevk verme kabiliyeti; hisse, pay; menfaat; kar, kazanç; faiz; (çoğ.) iktisadi hayatta hakim grup. in the interest of menfaatine, için. vested interests (ikt.) alakadar menfaatler; hakları tanınmış iktisadi müesseseler.
(f.) alakadar etmek, ilgilendirmek; merakını uyandırmak; hissedar etmek, ortak etmek. interested (s.) meraklı; bir şeyde hakkı olan; menfaat gözeten. interested in a thing bir şeye meraklı .
(s.) enteresan, dikkate değer, çekici. interestingly (z.) alâka uyandıracak surette.
Alışveriş Sepetiniz