NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(f.) saymamak, hariç tutmak, ayrı tutmak; karşı çıkmak, itiraz etmek.
(edat), (bağ.) -den gayri, -den başka, hariç; (bağ.) yoksa, meğerki, olmadıkça, etmezse. not excepting dahil. always excepting -den gayri, hariç. exceptfor olmasaydı; hariç.
(i.) istisna; (huk.) mahkemenin ara kararlarına itiraz. take exceptionto itiraz etmek, kabul etmemek; gücenmek. The exception proves the rule. istisna kuralı bozmaz. (Asıl anlamı: istisna kuralı bozar). without exception ayrım yapmaksızın, istisnasız with the exception of hariç tutulursa, istisnasıyla.
(s.) itiraz olunabilir, yakışık almaz, makbul olmayan.
(s.) müstesna, istisnai, ender, fevkalade. exceptionally (z.) müstesna olarak, fevkalade.
Alışveriş Sepetiniz