NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(i). etki, sonuç, eser; anlam, husus, meal; tatbik mevkii, fiil, iş, işlem. put into effect, give effect to tatbik mevkiine koymak, uygulamak.cause and effect sebep ve sonuç. for effect gösteriş için. in effect gerçi, aslında, gerçekten, filhakika. of no effect etkisiz, tesirsiz, neticesiz, faydasız take effect yürürlüğe girmek; etkisini göstermek, islemek. to that effect bu hususta, bu mealde effects (i).,(çoğ.) eşya, mal.
(f). başarmak, sonuca vardırmak.
(s)., (i). işe yarar; itibar olunur, sayılır; yürürlükte; etkili, tesirli; hakiki, fiili; (i). faal hizmete hazır asker veya ordu; (tic.) efektif, nakit, para .effective range tesirli top menzili. effectively (z). tesirli olarak, fiilen. effectiveness (i). etki, tesir; geçerlilik, itibar.
(s). istenen sonucu veren, tesirli, etkileyici; yeterli, kifayet edici; geçerli, muteber .effectually (z). etkili bir şekilde; yeterli olarak .
(f). icra etmek, tatbik mevkiine koymak; üstesinden gelmek, başarmak.
Alışveriş Sepetiniz