İngilizcede Never Kullanımı

Video süresi: 3:57

Never  edatı İngilizce'de çoğunlukla Present perfect tense ile sadece olumsuz cümlelerde hiç anlamında kullanılır.

Never  ile ilgili örnekcümleler

 
I don’t know Ahmet. I never heard of him.
Ben, Ahmet’i tanımıyorum. Onu hiç duymadım.

You’ve never tried to do that.
Sen bunu yapmayı hiç denemedin bile.

I have never visited a foreign country.
Ben şimdiye kadar hiç yabancı ülke görmedim.

I have never flown in a plane before.
Ben önceden hiç uçakta uçmadım.(seyahat etmedim.)

He has never travelled by train.
O, trenle hiç seyahat etmedi.

I have never been to France.
Ben Fransa’da hiç bulunmadım.

Junko has never eaten bacon in her life! She’s a true vegetarian
Junko hayatında hiç jambon yemedi. O gerçek bir vejeteryan.

I’ve never watched the cartoon.
Ben hiç çizgi film izlememiştim.

I have never fallen in love.
Ben asla aşık olmamıştım.

I have never eaten caviar.
Ben, hiç havyar yemedim.

She has never failed any exams.
O, hiçbir sınavdan kalmadı.

We have never seen Tom this morning.
Biz Tom’u bu sabah hiç görmedik.

I have never been to India.
Ben hiç Hindistan’a gitmedim.

I have never seen such amazing artwork.
Ben hiç bu kadar etkileyici bir sanat çalışması görmedim.

They have never met with him until now.
Onunla, şimdiye kadar tanışmamışlardı.

Albert Einstein says “Anyone who has never made a mistake has never tried anything new.”
Albert Einstein der ki “Hiç hata yapmamış olan hiç yeni bir şey denememiştir.”

I have never visited Egypt and I’d really love to go.
Ben hiç Mısır’a gitmedim ve gitmeyi çok isterim.

I have never seen such a big building all my life.
Ben hayatım boyunca hiç bu kadar büyük bir bina görmedim.

I have never eaten such delicious food in my life.
Ben hayatımda hiç bu kadar lezzetli bir yiyecek yemedim.

Have you ever had snail soup?              No, I have never had such bad food.
Sen hiç salyangoz çorbası içtin mi?       Hayır, ben hiç öyle kötü bir şey yemedim.

They’ve never arrived late.
Onlar hiç geç gelmediler.

She’s never fought with her boyfriend.
O, Erkek arkadaşıyla hiç kavga etmedi.

Bob’s never smoked.
Bob hiç sigara içmedi.

Have you ever seen a double rainbow?
Sen hiç çift gökkuşağı gördün mü?

I have never been so happy to see you.
Ben seni gördüğüme hiç bu kadar sevinmemiştim.

I have never seen my grandmother.
Ben büyükannemi hiç görmedim.

She has never eaten a pizza like this.
O, bunun gibi bir pizza daha önce yememiş.

She has never written to me since she went abroad.
O, yurt dışına gittiğinden beri bana hiç yazmadı.

Present perfect tense diğer konuları

Present Perfect Tense konu anlatımı
Present Perfect Tense örnekler
Since
For
just
Yet
Already
Ever
Present perfect tense test
Simple past tense ve present perfect tense karşılaştırması

Tüm diğer konuları  İngilizce Konu Listesi   sayfasında bulabilirsiniz.