NE ARAMIŞTINIZ?

Limasollu Naci İngilizce Eğitim Setleri ve Online İngilizce Kursu Bir Arada

İngilizce Sayılar

Numbers - Sayılar

İngilizce öğrenirken sayıları öğrenmek çok önemlidir. İngilizce sayıların 0'dan 20'ye kadar olanını öğrenmek, diğer rakamları daha kolay öğrenilmesini sağlar. İlk 20 sayı kuralsızdır. 21. sayıdan itibaren rakamlar kurallıdır. 

İngilizce sayılar yazılışı ve okunuşu tablosu nasıldır?

 İngilizce sayıları 0’dan 1.000’e kadar yazılışı ve okunuşu ile tablo halinde verilmiştir.

Sayılar Yazılışı Okunuşu
0 zero ziro
1 one van
2 two tu:
3 three tri:
4 four fo:r
5 five fayf
6 six siks
7 seven sevın
8 eight eyt
9 nine nayn
10 ten ten
11 eleven ilevın
12 twelve tvelf
13 thirteen törti:n
14 fourteen forti:n
15 fifteen fifti:n
16 sixteen siksti:n
17 seventeen sevinti:n
18 eighteen eyti:n
19 nineteen naynti:n
20 twenty tventi
30 thirty törti
40 forty forti
50 fifty fifti
60 sixty siksti
70 seventy sevınti
80 eighty eyti
90 ninety naynti
100 hundred handrıd
 1.000 thousand tavzınt
1.000.000 million milyın

Not: Yanında iki nokta (:) işareti olan harfler, uzun olarak okunmalıdır.

İngilizce sayılar konusunda şöyle bir ayrıcalık vardır. 

Bazı spor dallarında sıfır rakamının farklı söyleniş alışkanlıkları mevcuttur. 

Sayıların söylenişinde futbola özel farklılık nedir?

Örneğin futbolda maç neticeleri söylenirken 0 (sıfır) yerine nil denir. 
 
Örneğin: 
Liverpool Two - Chelsea Nil
Liverpol 2 - Chelsea 0    anlamına gelir.

 

Nil kelimesinin Türkçe anlamı hiç demektir.

Tenisde de sıfır yerine love denir.

Örneğin:
Nadal Three - Federer Love
Nadal 3 - Federer 0   anlamına gelir.

 

İngilizce sayıların sıra bildirme şekli nasıldır?

Tabloda İngilizce sayıların sıra bildirme şeklini 0'dan 1000'e kadar gösterilmektedir.

Sayılar Yazılışı Okunuşu Türkçesi
1st first först birinci
2nd second sekınt ikinci
3rd third tördt üçüncü
4th fourth fort dördüncü
5th fifth fift beşinci
6th sixth sikst altıncı
7th seventh sevınt yedinci
8th eighth eyt sekizinci
9th ninth nayt dokuzuncu
10th tenth tent onuncu
11th eleventh ilevınt on birinci
12th twelfth tvelft on ikinci
13th thirteenth törtint on üçüncü
14th fourteenth fourti:nt on dördüncü
15th fifteenth fifti:nt on beşinci
16th sixteenth siksti:nt on altıncı
17th seventeenth sevint:nt on yedinci
18th eighteenth eyti:nt on sekizinci
19th nineteenth neyti:nt on dokuzuncu
20th twentieth tventi:nt yirminci
30th thirtieth törti:nt otuzuncu
40th fortieth fortint kırkıncı
50th fiftieth fiftint ellinci
60th sixtieth sikstint altmışıncı
70th seventieth sevıntint yetmişinci
80th eightieth eytint sekseninci
90th ninetieth naytint doksanıncı
100th hundredth handırınt yüzüncü
1.000th thousandth tavsıntıt bininci
1.000.000th millionth milyınt milyonuncu

Not: Yanında iki nokta (:) işareti olan harfler, uzun olarak okunmalıdır.

 


Hatırlatma: Sitemizdeki İngilizce konular Limasollu Naci  İngilizce eğitim setleri  içeriklerinden alınmış bulunmaktadır. 
 

 

Ondalık sayılar nasıl yazılır?

İngilizcede ondalık sayılar okunurken, ondalık işaretini point, her bir basamağı da teker teker rakam olarak okunur.

Rakam ile Yazılışı

Harf ile Yazılışı

0.1

point one

0.15

point one five

0.69

point six nine

0.09

point zero nine

3.45  three point four five

5.13

five point one three

LN Komple İngilizce Eğitim Setleri + Online İngilizce Kursu Bir Arada Tanıtım Videosu (Süresi: 2:46)
 

 

Kesirli sayılar nasıl yazılır?

Kesirli rakamların payı, sayma sayıları kullanılarak, paydası ise sıra sayıları kullanarak okunur. Eğer pay 1’den büyük ise, paydadaki sıra sayısı çoğul yapılarak okunur. 2 rakamı haricindeki tüm sayılar için bu kural geçerlidir. Paydadaki rakam 2 olduğunda, pay 1 ise half, pay 1’den büyük ise halves olarak okunur.

Rakam ile Yazılışı

Harf ile Yazılışı

1/5

one fifth

2/3

two thirds

4/5

four fifths

3/8

three eighths

1/2

one half

3/2 three halves

İngilizce Öğrenirken Bilmeniz Gereken 5 Önemli Nokta

 

Yüzdelerin yazılışı nasıldır?

İngilizce yüzdeler okunurken, sayı okunur ve sonuna percent kelimesi eklenir.

Rakam ile Yazılışı

Harf ile Yazılışı

10%

ten percent

100% one hundred percent
0.3628 zero point three six two eight

45.16%

fourty five point one six percent

0.054 zero point zero five four

200%

two hundred percent

500%

five hundred percent

En Çok Kullanılan İngilizce 1000 Kelime ve Cümle
 

Where did English numbers get their names? - İngilizce sayılar isimlerini nereden alırlar?

Şimdi İngilizce sayılar konusunda, rakam isimlerinin nereden geldiklerini araştıran etimolojik bir bilgiye göz atalım. 


Where did numbers get their names? I'm asking particularly of English, but I'm guessing the answer goes back pretty far linguistically.
Sayılar isimlerini nereden aldı? Özellikle İngilizce soruyorum, ancak cevabın dilbilimsel olarak oldukça eskilere gittiğini tahmin ediyorum.

Zero: early 17th cent.: from French zéro or Italian zero, via Old Spanish from Arabic ṣifr cipher.
Sıfır: 17. yüzyılın başları.: Eski İspanyolca aracılığıyla, Arapça şifr cipher’den, Fransızca zéro veya İtalyanca zero’dan gelir. 

One: From Greek patronymic -ōnē.
Bir: Eski Yunan medeniyetinden -ōnē’dan gelir.

Two: Old English twā (feminine and neuter), of Germanic origin; related to Dutch twee and German zwei, from an Indo-European root shared by Latin and Greek duo. 
İki: Germen kökenli Eski İngilizce twā (dişil ve nötr); Hollandalı twee ve Alman zwei ile ilgili, Latin ve Yunan ikilisi tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Three: Old English thrīe (masculine), thrīo, thrēo (feminine), of Germanic origin; related to Dutch drie and German drei, from an Indo-European root shared by Latin tres and Greek treis .
Üç: Eski İngilizce thrīe (eril), thrīo, thrēo (dişil), Germen kökenli; Hollandalı drei ve Alman drei ile ilgili, Latin tres ve Yunan treis tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Four: Old English fēower, of Germanic origin; related to Dutch and German vier, from an Indo-European root shared by Latin quattuor and Greek tessares .
Dört: Germen kökenli eski İngiliz kökü; Hollandaca ve Almanca vier ile ilgili fēower Latince quattuor ve Yunan tessares tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Five: Old English fīf, of Germanic origin; related to Dutch vijf and German fünf, from an Indo-European root shared by Latin quinque and Greek pente .
Beş: Germen kökenli Hollandalı vijf ve Alman fünf ile ilgili, eski İngiliz fifi; Latince quinque ve Yunan pente tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Six: Old English siex, six, syx, of Germanic origin; related to Dutch zes and German sechs, from an Indo-European root shared by Latin sex and Greek hex .
Altı: Eski İngiliz siex, altı, syx, Germen kökenli; Hollandalı zes ve Alman seks ile ilgili, Latin seks ve Yunan hex tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Seven: Old English seofon, of Germanic origin; related to Dutch zeven and German sieben, from an Indo-European root shared by Latin septem and Greek hepta .
Yedi: Germen kökenli Hollandalı zeven ve Alman sieben ile ilgili, eski İngilizce seofonu; Latin septem ve Yunan hepta tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Eight: Old English ehta, eahta, of Germanic origin; related to Dutch and German acht, from an Indo-European root shared by Latin octo and Greek oktō .
Sekiz: Eski İngiliz ehta, eahta, Germen kökenli; Hollandaca ve Almanca acht ile ilgili, Latin octo ve Yunan oktō tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Nine: Old English nigon, of Germanic origin; related to Dutch negen and German neun, from an Indo-European root shared by Sanskrit nava,Latin novem, and Greek ennea .
Dokuz: Germen kökenli Hollandalı negen ve Alman neun ile ilgili, eski İngiliz nigonu; Sanskritçe nava, Latince novem ve Yunan ennea tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Ten: Old English tēn, tīen, of Germanic origin; related to Dutch tien and German zehn, from an Indo-European root shared by Sanskrit daśa,Greek deka, and Latin decem
On: Eski İngilizce tēn, tīen, Germen kökenli; Hollandalı tien ve Alman zehn ile ilgili, Sanskritçe daśa, Yunan deka ve Latince decem tarafından paylaşılan bir Hint-Avrupa kökünden gelir.

Eleven: Old English endleofon, from the base of one + a second element (probably expressing the sense ‘left over’) occurring also in twelve; of Germanic origin and related to Dutch and
German elf .

Onbir: Eski İngilizce endleofon, bir + ikinci öğenin tabanından (muhtemelen 'artık' anlamını ifade eder) on ikide de meydana gelir; Germen kökenli ve Hollandalı ve Alman elf ile ilgilidir.

Twelve: Old English twelf(e), from the base of two + a second element (probably expressing the sense ‘left over’); of Germanic origin and related to Dutch twaalf and German zwölf. 
On iki: Eski İngilizce oniki(e), iki + bir ikinci öğenin tabanından (muhtemelen 'artık' anlamını ifade ediyor); Germen kökenli ve Hollanda twaalf ve Alman zwölf ile ilgilidir. 

Source (Kaynak):
https://ask.metafilter.com/205805/Where-did-numbers-get-their-names

 


 LN İngilizce eğitim setlerimiz hem İngilizce’yi öğrenme garantisi vermekte hem de İngiltere’den sertifika almanızı sağlamaktadır. Detaylı bilgi için tıklayınız.
 

 

Sayılar örnek cümleler içinde nasıl kullanılır?

Şimdi de İngilizce sayılar ile örnek cümleler kurarak, hem İngilizce sayıları daha iyi öğrenmeye çalışalım, hem de İngilizce pratiğimizi geliştirelim.

One - bir

A human typically has one head, one nose and one mouth.
Bir insanın normalde bir başı, bir burnu ve bir ağzı vardır.

Two - iki

Two is better than one.
Iki, birden iyidir.

Three - üç

A triangle has three sides.
Bir üçgenin üç kenarı vardır.

Four - dört

There are four seasons: winter, spring, summer and autumn.
Dört mevsim vardır: kış, ilkbahar, yaz ve sonbahar.

Five - beş

Most people have five fingers on each hand and five toes on each foot.
Pek çok insanın her elinde beş parmağı ve her ayağında da beş ayak parmağı vardır.

Six - altı

In volleyball, 6 players from each team play against each other.
Voleybolda, her takımda 6 oyuncu birbirine karşı oynar.

Seven - yedi

There are seven colours in the rainbow.
Gök kuşağında yedi renk vardır.

Eight - sekiz

All spiders have eight legs and octopus have eight arms (tentacles).
Tüm örümceklerin sekiz ayağı, ahtapotun da sekiz kolu (dokunaç) vardır.

Nine - dokuz

A human pregnancy normally lasts nine months.
İnsan hamileliği normalde dokuz ay sürer.


Ten - on

Most people have ten fingers and ten toes.
Pek çok insanın on parmağı ve on ayak parmağı vardır.

 


Kıymetli Öğrencimiz,  Önümüzde yeni hedeflere ve başarılara açık yeni bir yıl var. 2024 yılının atılım ve başarı yılınız olması için, kuruluşumuzun İngilizce Eğitim Setlerini mutlaka incelemenizi size içtenlikle tavsiye ediyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız
 

 


Eleven – on bir

There are eleven players on a soccer team.
Bir futbol takımında on bir oyuncu vardır.

Twelve – on iki

Most calendar systems have twelve months in a year.
Çoğu takvim sisteminde bir yılda on iki ay vardır.

Thirteen – on üç

Many people think thirteen is an unlucky number.
Pek çok insan, on üçün uğursuz bir sayı olduğunu düşünürler.

Fourteen – on dört

The number of days in a fortnight is fourteen.
Iki haftadaki gün sayısı on dörttür.

Fifteen – on beş

A quarter of an hour is fifteen minutes.
Bir saatin dörtte biri on beş dakikadır.

Sixteen – on altı

Many bank card numbers are sixteen digits long.
Pek çok banka kartının numarası on altı basamak uzunluğundadır.

 
Seventeen – on yedi

Some species of cicadas have a life cycle of seventeen years and they are buried in the ground for seventeen years between every mating season.
Ağustos böceğinin bazı türlerinin yaşam döngüsü on yedi yıldır ve her çiftleşme sezonu arasında on yedi yıl boyunca toprakta gömülü kalırlar.

Eighteen – on sekiz

In most countries, eighteen is the age of consent and voting.
Ülkelerin çoğunda, on sekiz erginlik ve oy verme yaşıdır.

Nineteen – on dokuz

I was nineteen when I first heard this song.
Ben bu şarkıyı ilk duyduğumda ondokuzdum (ondokuz yaşındaydım).

Twenty - yirmi

Twenty is the number of milk teeth in an infant’s mouth.
Bebeğin ağzındaki süt dişi sayısı yirmidir.

Twenty-one – yirmi bir

Twenty-one grams is the weight of the soul according to research. 
Bir araştırmaya göre ruhun ağırlığı yirmi bir gramdır.

Twenty-two – yirmi iki

A traditional Tarot deck have twenty-two cards with allegorical subjects. Because this number is the number of the letters in Hebrew alphabet.
Geleneksel bir Tarot destesinde alegorik konuları olan yirmi iki kart bulunur. Çünkü bu sayı İbrani alfabesindeki harflerin sayısıdır.

Twenty-three – yirmi üç

Human cells have 23 pairs of chromosomes (22 pairs of autosomes and one pair of sex chromosomes), giving a total of 46 per cell.
İnsan hücrelerinin her birinde, 23 çift kromozom (22 çift otozomal ve bir çift cinsiyet kromozomları)  toplam 46 kromozom vardır.
 

Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıklarımız

İngilizce Gramer
İngilizce Günler
İngilizce Zamanlar


Twenty-four – yirmi dört

The number of hours in a day is twenty-four.
Bir gündeki saatlerin sayısı yirmi dörttür.

Twenty-five – yirmi beş

The number of frames per second at which motion picture film is usually projected is twenty-four and it is said that every twenty-fifth is a subliminal message.
Bir sinema filminde saniye başına yansıtılan karelerin sayısı genellikle yirmi dörttür ve her yirmi beşincinin subliminal bir mesaj olduğu söylenir.

Twenty-six – yirmi altı

The letter Z is the twenty-sixth and last letter of the English alphabet.
Z harfi İngiliz alfabesinin yirmi altıncı ve son harfidir.

Twenty-seven – yirmi yedi

The number of bones in the human hand is twenty-seven.
İnsan elindeki kemik sayısı yirmi yedidir.

Twenty-eight – yirmi sekiz

There are twenty-eight days in February unless it is a leap year.
Eğer artık (uzun Şubat) değilse, Şubat’ta yirmi sekiz gün vardır.

 

Twenty-nine – yirmi dokuz

In Turkish, Finnish, Swedish, Danish and Norwegian, the number of letters in alphabets is twenty-nine.
Türkçe’de, Fince’de, İsveççe’de, Danca’da ve Norveçce’de alfabedeki harf sayısı yirmi dokuzdur.

Thirty - otuz

The number thirty is an indication of the end of a news story.
Otuz sayısı bir haber hikâyesinin sonunun belirtisidir.

Thirty-one – otuz bir

Various cards, dice, or numbers games in which the winner is the player whose score equals or most nearly approaches thirty-one is called thirty-one.
Kazananın skorunun otuz bire eşit olduğu ya da en fazla yaklaştığı çeşitli kart, zar ya da sayı oyunları otuz bir diye adlandırılır. 

Thirty-two – otuz iki

The number of teeth of a full set of teeth in an adult human is thirty-two.
Yetişkin bir insanın ağzındaki tam takım bir dişteki diş sayısı otuz ikidir.

Thirty-three – otuz üç

In French, Italian, Romanian, Spanish and Portuguese, the word a patient is usually asked to say when a doctor is listening to his or her lungs with a stethoscope is thirty- three.
Fransızca, İtalyanca, Romence, İspanyolca ve Portekizcede doktorun hastanın ciğerlerini stetoskopla dinlerken söylemesini istediği kelime otuz üç’tür.

Thirty-four – otuz dört

The traffic code of Istanbul, Turkey is thirty-four.
İstanbul’un, Türkiye trafik kodu otuz dörttür.

Thirty-five – otuz beş

In his famous poem, Cahit Sıtkı Tarancı says, The age 35 is half of the way.
Ünlü şiirinde, Cahit Sıtkı Tarancı, Yaş otuz beş yolun yarısıdır, der.

Thirty-six – otuz altı

The series 36 Views of Mount Fuji is maybe the best-known and most popular example of Japanese woodblock prints worldwide.
Fuji Dağının 36 Görüntüsü serisi, belki de dünyadaki Japon tahta baskılarının en iyi bilineni ve en popüler örneğidir.

Thirty-seven – otuz yedi

The normal human body temperature in degrees Celsius is thirty-seven.
Normal insan vücudu sıcaklığı otuz yedi derecedir.

Thirty-eight – otuz sekiz

The gates of the sci-fi TV series Stargate SG-1 can stay open for a maximum of thirty-eight minutes.
Bilim kurgu TV dizisi Yıldız Geçidi’nin kapıları en fazla otuz sekiz dakika açık kalabilir.

Thirty-nine – otuz dokuz

Japanese Internet chat slang for Thank You, when written with numbers (3=San 9=Kyuu), is thirty-nine.
Japon internet sohbet argosunda Teşekkür ederim sayı ile yazıldığında (3=San 9=Kyuu), otuz dokuzdur

Forty – kırk

To understand a people, you must live among them for forty days says an Arabic proverb.
Bir halkı anlamak için, onlar arasında kırk gün yaşamalısın der bir Arap atasözü.

Forty-one – kırk bir

According to numerology, forty-one is a number of practical thinking, instinctual knowledge and construction.
Numerolojiye göre, kırk bir pratik düşünce, içgüdüsel bilgi ve kurgulamanın sayısıdır.

Forty-two – kırk iki

According to popular culture, The answer to the ultimate question of life, the universe and everything is forty-two.
Popüler kültüre göre, Hayatın, evrenin ve her şeyin nihai sorusunun cevabı kırk ikidir.

Forty-five – kırk beş

Forty-three muscles are needed to frown.
Kaş çatmak için kırk üç tane kasa ihtiyaç duyulur.

Forty-four – kırk dört

Barack Obama is the forty-fourth President of The United States of America.
Barack Obama Amerika Birleşik Devletleri’nin kırk dördüncü başkanıdır.

Forty-five – kırk beş

A football match consists of two periods of forty-five minutes each.
Bir futbol maçında her biri kırk beş dakika olan iki bölüm vardır.


Forty-six – kırk alti

Because forty-six in Japanese can be pronounced as yon roku, and yoroshiku means my best regards in Japanese, people sometimes use forty-six for greeting.
Kırk altı Japoncada saygılarımla anlamına gelen yon roku ve yoroshiku gibi telaffuz edildiği için, insanlar bazen kırk altı sayısını selamlama için kullanırlar.

Forty-seven- kırk yedi

The ancient Mesopotamians discovered that after forty-seven years, Mars, completing its cycle, returns to the same position among the stars and is in the same relationship to the Earth and Sun.
Eski Mezopotamyalılar, Mars’ın kırk yedi yıl sonra döngüsünü tamamlayarak, yıldızlar arasındaki aynı pozisyonuna döndüğünü ve Dünya ve Güneşle aynı ilişkide olduğunu keşfettiler.

Forty-eight - kırk sekiz

Forty-eight is the total number of minutes in a full NBA game.
Kırk sekiz tam bir NBA maçındaki dakikaların toplam sayısıdır.

 


Forty-nine - kırk dokuz

A fort-nine is a party and a type of song after any gathering of American Indians.
Kırk dokuz Amerikan Kızılderililerinin toplantılarından sonraki partileri ve bir tür şarkıdır.

Fifty - elli

The phrase fifty-fifty commonly expresses something divided equally in two; in business, this is often denoted as being the ultimate in equal partnership.
Fifty-fifty (yarı yarıya) ifadesi bir şeyin eşit olarak ikiye bölündüğünü ifade eder; iş hayatında da genellikle eşit iş ortaklığını belirtir.

Sixty - altmış

The number of seconds in a minute and the number of minutes in an hour is sixty.
Bir dakikadaki saniye sayısı ve bir saatteki dakika sayısı altmıştır.

Seventy - yetmiş

The French do not have a word for seventy instead they use soixante-dix (60 + 10).
Fransızların yetmişi karşılayacak bir kelimeleri yoktur, bunun yerine soixante-dix (60 + 10) kullanırlar.

Eighty - seksen

The number eighty is used in the classic book titled Around the World in Eighty Days.
Seksen sayısı Seksen Günde Devr-i Âlem adlı klasik kitapta kullanılır.

Ninety - doksan

 The interior angles of a square are ninety degrees each.
Bir karenin iç açılarının her biri doksan derecedir.

One hundred - yüz

The number of years in a century is one hundred.
Bir asırdaki yılların sayısı yüzdür.

One thousand - bin

An English idiom says A picture is worth a thousand words
İngilizce bir deyimde, Bir resim, bin kelimeye eş değerdedir denilir.

Ten thousand – on bin

In anatomy, each neuron in the human brain is estimated to connect to 10,000 others.
Anatomide, insan beynindeki her sinir hücresi, yaklaşık 10.000 diğer sinir hücresiyle bağlantılıdır.

One million – bir milyon

There are one million millimetres in a kilometre.
Bir kilometrede bir milyon milimetre vardır.

 

Dersimizin sonunda İngilizce sayılar ile ilgili küçük ve esprili bir bilmece sorarak, sizi güldürelim. smiley
 

Yavru Fare Neden Dördümüz de Kurtulduk Demiş?
 

İngilizce sayılar       

Pretty little mice 

The pretty mice family of a small house (mum, dad and the baby mouse) goes into the kitchen to find their dinner quietly after the household goes to sleep. However, while all goes well, suddenly, Sarman, the huge cat of the house barges in.
 
Oh no! Each of our pretty mice throws themselves into a hole. Fortunately, none of them is caught by the cat.
In the hole they are hiding, Baby Mouse says, Oh, all four of us are saved.
Now, this is the question: Mother Mouse, Father Mouse and Baby Mouse altogether are 3 people. So, why does Baby Mouse say Oh, all four of us are saved.

Sevimli minik fare 

Küçük bir evin sevimli fare ailesi (anne, baba ve yavru fare), bir gece yarısı o günkü akşam yemeklerini bulmak üzere evdeki herkes yattıktan sonra sessizce mutfağa girerler. Fakat herşey iyi giderken birden bire evin koca kedisi Sarman içeri dalar.

Eyvah! Sevimli farelerimizin her biri kendini bir delikten içeri atar. Neyseki hiçbiri kediye yakanlanmaz.
Saklandıkları delikte yavru fare, oh, dördümüz de kurtulduk der.
Şimdi sorumuz şu: Anne fare, baba fare ve yavru fare 3 kişiler. Niye yavru fare oh, dördümüz de kurtulduk der?

 

Bilemediyseniz, bulmacamızın cevabı sayfanın altındadır.

 

Tüm diğer konuları İngilizce Konu Listesi  sayfasında bulabilirsiniz.

 

Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıkları

İngilizce Meyveler

İngilizce Şekiller

İngilizce Yönler

 

Bilmece cevabı:

Baby mouse does not know how to count yet.
Yavru fare sayı saymasını henüz bilmiyormuş.

Yorumlar

Öğrencilerimizden gelen binlerce yorum ve teşekkür mesajlarının birkaçını aşağıda görebilirsiniz.

Ayla Yılmaz / 1Ordu

Çok güzel

Melahat Aydoğdu / Ataşehir-İstanbul

Her konuya da böyle hikayeler eklerseniz ne iyi olur.

Neslihan Sarıca / Malatya

Yavru fareyi çok sevdim ☺

Ramazan Çolduk / Basmane-İzmir

Keşke bütün eğitimler böyle eğlenceli olsa.

Yasemin Kızılırmak / Gültepe/İstanbul

Sayfalarınızı çok seviyorum...

Hatice / İstanbul

Çok güzel olmuş

Yorum Yazabilirsiniz

Lütfen değerlendirmenizi yapınız!

Alışveriş Sepetiniz

Sepetiniz henüz boş

Taksit seçeneklerini ödeme sayfamızda görebilirsiniz.

ALIŞVERİŞE DEVAM ET

HESABINIZA GİRİŞ YAPIN

Parolanızı mı unuttunuz?
ÜYE DEĞİLSENÜYE OL